Ana içeriğe atla

Narsisizm / Narsisistik Kişilik Bozukluğu

Herkese merhaba,
Son zamanlarda ulu orta kullanılan bir kelime haline gelen narsisizm üzerine konuşmak istiyorum. Narsisizm ne zaman patolojiktir? Bu kişilik örüntüsündeki insanların ilişkilerinin altında yatan sebepler neler olabilir? Merak ediyorsanız okumaya devam!!
Patoloji düzeyinde olmayan günümüz insanında oldukça sık gözlemlenen şey 'narsisistik kişilik organizasyonu'. Bu kişiler beğenilmeyi hayatlarının merkezine almıştır. Günümüzde sosyal medyanın da etkisiyle bunun ne kadar arttığını gözlemlemek mümkün. İnsanların kendini var etme yolu beğenilmekten geçiyor. İç dünyasının yansıtmasıyla hayatına aldığı kişileri önce yüceltir, bir süre sonra ise kişiyi hızla değer kaybına uğratırlar. Son zamanlardaki kısa süreli ilişkileri de bu çerçevede açıklayabiliriz. İlişkiler başlangıçta 'O gerçekten iyi biri, iyi işi var, şu güzel özelliği var.' diye başlar ve belki de üzerinden yıl bile geçmeden 'Ne kadar da kötü, bencil, aslında o kadar da imrenilecek bir yanı yok.' ile biter.
Patolojik narsisizmde ise en önemli olgu istismardır. Narsisistik kişi; sömürerek, yalan söyleyerek, hakaret ederek, karşısındaki insanı yok sayarak çevresini kontrol eder. Bu davranışlar istismardır. Karşınızdakinden çok fazla şey beklemek de istismardır.
Psikiyatr Engin Geçtan'a göre; narsisist tüm evreni zihninde taşır. Kendisi için anlamı olan insanlar onun uzantılarıdır. Bu yüzden onların üzerinde kontrolü kaybetmek; kendi kolunu, bacağını kaybetmişcesine dehşet yaşatır. Narsisistin ne yapacağı kestirilemez, davranışları tutarsız olabilir. Bu kişilik bozukluğundaki kişiler yetişmelerinde etkili olan insanların taleplerine göre hareket etmiş olmaları sebebiyle gerçek benliklerini yadsıyıp, beklentiler doğrultusunda bir benlik oluşturmaya şartlanmışlardır. Kendilerine yapılmış iyilikler onlarda iz bırakmaz.
Narsisistle birlikte olmak ölümcül dans gibidir, her iki taraf da birbirini şekillendirir. Birinin itaati, diğerinin üstünlüğünü ya da birinin mazoşizmi diğerinin sadizmini besler, beraberliğin giderek tırmanan enerjisi şiddete varıncaya kadar...

Yorumlar

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gölge Öğretmenin iş tanımı

      Gölge öğretmen nedir? Görev ve sorumlulukları nelerdir? Kimler gölge öğretmen olabilir?       Gölge öğretmenler, desteğe ihtiyacı olan çocukların okul saatleri içerisinde ortama uyumları için çalışan profesyonellerdir. Dikkat eksiliği ve hiperaktivite bozukluğuna sahip çocuklar, otizm ve down gibi yaygın gelişimsel bozukluğa sahip çocuklar okula uyum sürecinde desteğe ihtiyaç duyarlar. Gölge öğretmen bu uyum sürecini aile,okul ve özel eğitim çemberinde en iyi şekilde yürütmeye çalışır. Önemli olan sürecin en sağlıklı şekliyle yürütülmesidir. Çocuk gelişimi ve Psikoloji alanlarından mezun kişiler gölge öğretmenlik yapabilir. Bu noktada önemli olan çocuğun davranışlarını iyi gözlemlemek, ihtiyaçlarını fark edebilmek ve davranışsal problemleriyle çalışabilmektir.     Çalıştığım çocuklar genelde otizm spektrum tanısı almış oluyor. İlk aylarda okula alışmalarına yardımcı olmak en önemli görevim. Alışmaya başladıktan sonra davranışsal problemler...

Brene Brown 'Kuvvetle Ayağa Kalkmak' Notları 1

*Gerçek şu ki düşmek can yakar. Zor olan cesur olmaya devam etmek ve el yordamıyla da olsa tekrar ayağa kalkmaktır. *Başarılı ve kuvvetli ilişkilere sahip insanların ortak noktası; bu insanlar duygusallığın gücünü görüyorlar ve kendilerini rahatsızlığın kollarına bırakmaktan korkmuyorlar. *Evet, kusurluyum ve kırılganım, bazen de korkuyorum ama bu, cesur olduğum, sevilmeye ve birilerine ait olmaya layık olduğum gerçeğini değiştirmez. *Saklanmak, rol yapmak ve kırılganlığa karşı zırhlanmak bizi öldürüyor: Ruhlarımızı, umutlarımızı, potansiyelimizi, yaratıcılığımızı, liderlik etme yetimizi, inancımızı ve mutluluğumuzu etkiliyor. *Bugün incinmiş hissetmek yerine incindiği için asabileşen, acıyı kabul etmek yerine diğerlerine acı çektiren çok fazla insan var. Bu insanlar hayal kırıklığı hissetmeyi göze almak yerine hayal kırıklığı içinde yaşamayı seçiyorlar. *Yardım istemek; tavırlı bir davranıştır ve tavırlı olmak güzeldir. Tavırlı insan kendini rahatsızlığın kollarına bırakıp, ...

Hatırlat da Haziran sonunda çocukluğumu yakalım

sen beni öpersen belki de ben Fransız olurum şehre inerim bir sinema yağmura çalar otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür. -Senegalliler dahil değil sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi o vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin -yoksa seni rahatsız mı ettim? sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim elbette gayet rasyoneldir attan atlamak -Freud diye bir şey yoktur. sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün. -haydi iç de çay koyayım. Ah Muhsin Ünlü