Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hatırlat da Haziran sonunda çocukluğumu yakalım

sen beni öpersen belki de ben Fransız olurum şehre inerim bir sinema yağmura çalar otomobil icad olunur, zarifoğlu ölür dünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür. -Senegalliler dahil değil sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanır çağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimi o vakit bir sufiyi darplarla gebertebilirsin hayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin -yoksa seni rahatsız mı ettim? sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim elbette gayet rasyoneldir attan atlamak -Freud diye bir şey yoktur. sen beni öpersen belki de ben gangsterleşirim belki de şair olurum seni de aldırırım yanıma bilesin; göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün yani ya bu eller öpülür, ya sen öldürülürsün. -haydi iç de çay koyayım. Ah Muhsin Ünlü

İngiltere'de gezip görmeye devam

    Bu yazımda Londra, Stonehenge, Bath, Salisbury hakkında ufak notlar düşeceğim. İngiltere'ye gittiniz, uzun süre kalacaksınız ve çok vaktiniz var. O yüzden "Ben bu şehirleri ayrı ayrı tek tek sonra gezerim." diyerek bir gaflete düşmeyin. Stonehenge,Salisbury,Bath üçü bir arada bir günde bitebilecek şehirler. Londra'ya ise 2 hafta ayırsanız doyamayabilirsiniz. Önce bunun ayrımına varmak lazım. Stonehenge küçükken izlediğimiz gizemli çizgi filmlerin baş mekanı.                  Daha önceleri, güneş-uzay gözlemevi, güneş saati veya ufo iniş yeri olabileceği iddia edilen Stonehenge, beş yüz yıl boyunca mezar alanı olarak kullanılmıştı. Günümüzden beş bin yıl öncesinden itibaren mezarlık olarak kullanılan Stonehenge, MÖ 3000 yılında İngiltere’nin en büyük mezarlığıydı. Gökbilimci Sir Fred Hoyle ise işaret taşlarının dış halka etrafında hareket ettirilmesiyle Stonehenge'in tutulmaların önceden tahmin etmek amacıyla kullanıl...

İngiltere'de dil okuluna gitmek

     İngiltere'de dil okuluna gitmek isteyenleri hem bilgilendirmek hem de tavsiye vermek isterim.Öncelikle hangi okulu seçeceğiniz konusundaki sıkıntıyı çözmek gerekirse OKULUN BİR ÖNEMİ YOK! Okul size sosyalleşmenin kapısını açar,yeni insanlarla tanışır sosyal çevrenizi oluşturursunuz.Temel dersler konusundaki eğitimi İngiltere'deki neredeyse her okul aynı şekilde verir.Ama ben illaki en iyi okullara gitmek istiyorum derseniz ve isim isterseniz Kaplan International en iyilerinden biridir.Ama dediğim gibi her okul hemen hemen aynı eğitimi verir yalnızca fiyat olarak en düşüğüne gitmemek bir önlem olabilir.Bu tarz okullarda maliyeti azaltmak için profesyonel öğretmenler olmayabilir.Ben Southbourne School of English okulunda eğitim gördüm.İngiltere'nin Bournemouth ilçesinde.Bu okul oldukça küçük bir okul ancak inanılmaz sevimli. İçinde çalışan insanların ilgisi sürekli üzerinizde ve bu insanın yurt dışında kendini güvende hissetmesini sağlıyor. Fiyat olarak ortalama okulla...

AŞK

"Aşk genellikle faiz gibidir... Paradan söz etmiyorum. Daha mükemmeli aranır, daha azı ödenmek istenir. karşındakine olan duyguların, çıkarlarının önüne geçtiğinde aşktan söz edilebilir." Franca Rame

Tepki Ver

“... ilk önce müzisyenler için geldiler, müzisyen değildim, ses çıkarmadım. Sonra öğretmenler için geldiler, onlardan değildim, sesimi kıstım. Sonra politikacılar için geldiler, onlardan da değildim, yine görmedim, duymadım. Sonra Yahudiler için geldiler, zaten Yahudi değildim, hiç ilgilenmedim... En son benim için geldiler ama ses çıkaracak kimse kalmamıştı...”

Beynine Format At

     En yakın arkadaşlarımızın bile bizi 'satabileceğini', ortak iş yaptığımız kişilerin bize kazık atabileceğini,güvenip kalbimizi açtığımız hayatımızın aşkının arkasına bakmadan çekip gidebileceğini görüyoruz.       Aslında hayatın boyama kitaplarından,finalde iyi insanların sonsuza kadar mutlu yaşadığı masallardan,hep mutlu sonla biten Amerikan filmlerinden ibaret olmadığını öğreniyor ve algımızı buna göre değiştiriyor,kendimize çok daha 'korunaklı' bir hayat kuruyoruz.        Yıkmak her zaman yapmaktan daha kolaydır. Yılların karizması canlı yayında anlık bir sendelemeyle dağılabilir,yapımı yıllarca süren ikiz kuleler bir saat içinde yerle bir olabilir,60 yıl nice emekler verilerek yetişen bir devlet adamı tek bir kurşunla saniyeler içerisinde hayatını kaybedebilir,iki kişi arasında yıllar boyu sevgi ve emekle oluşturulan güven tek bir olayla bozulabilir. (Muslu,M.B.,(2013),Beynine format at,doğan) AMA SEN YİNE DE UMUDUNU KAYBETM...

...

-Neden kendimizi değersiz hissettiren insanlarla sevgili oluruz? + Öyle bir ilişkiyi hakettiğimizi düşünürüz çünkü -Daha iyi insanlarla olmak istiyorum dışarıdan nasıl gözüktüğü umrumda değil + Dene o halde

The End Of The Affair

-Düşünsene , insanlar hiç görmedikleri Tanrı'yı seviyorlar.Biz de birbirimizi görmeden sevebiliriz. +Ama benimki o tür bir sevgi değil Sarah! -Belki de başka tür bir sevgi yok Maurice!

K-PAX

Olaylara çok dar açılardan baktığımızı kanıtlayan bir film k-pax.Kevin spacey yine mükemmel soğukkanlılığıyla oyunculuğunu sergiliyor.İçinde bulunduğu Prot karakterinin ifadesizliğini hiçbir mimik kullanmayarak filmin uzunca bölümünde profesyonelce sergiliyor.Başlarda Prot karakterinin başka gezegenden geldiğine inanmak istemiyorsunuz elbette.Çünkü bizler mantığımızın kabul etmediği şeyleri reddetme yoluna gideriz. Psikiyatrist dr powell da önce reddediyor bu durumu, sonra inanmaya başlıyor daha sonra ise psikolojik açıdan sebepleri bulduğunu sanarak geri dönüş yapıyor. Prot k-pax gezegeninde aile,hukuk,yasa,hükümet olmadığını söylüyor.En önemlisi bunlara hiç ihtiyaç duymadıklarını.Elbette yüzyıllardır doğan tüm olgular ihtiyaçlardan doğdu. Ama yine de aklımdaki soru; "Ne oldu da bizler aile ve toplumsal değer,yargılara bu kadar ihtiyaç duyduk?" Filmin sonlarına doğru beni en çok etkileyen diyolog ise şöyle. Powell: Bir gün ben de k-pax'e gidebilir miyim? Oldukça mer...

Kahraman sizsiniz

      Eğer kısmen de olsa bilinçaltınızı bilinç düzeyine çıkarabiliyor, gölgenizle yüzleşebiliyor, benliğinizi keşfedebiliyor, içsel bütünlüğünüzü günlük yaşamınıza taşıyabiliyor, koşulluluktan kurtulup koşulsuzluğa meyledebiliyor, kabul etmeyi, bırakabilmeyi ve koşulsuz sevgiyi deneyimleyebiliyorsanız o zaman bu, korkudan sevgiye doğru cesaretle yapılan gerçek bir kahramanın yolculuğudur.       Yaşam boyu birçok yolculuğa çıkar, her seferinde bir adım daha öteye gideriz. Bu yolculukların her birinde ufak da olsa bizde farkındalık yaratan ya da bize kendimizi farklı hissettiren öyle bir ışık vardır ki, o zaman anlarız bunun bir kahramanın yolculuğu olduğunu. En azından bu yolculuğa konu olan detayda aynı kalmamış ve dönüşmüşüzdür. Sonra bu yolculuk biter, bir diğeri başlar ve biz her bir yolculukla adım adım bütünlüğe doğru yol alırız. Aslında biri biter diğeri başlar demek de doğru değildir, çünkü ayrı konularda aynı anda birden fazla yolculuk yapıyor olma...

MERHABA

Giriş cümleleri pek bana göre değil aslında ama sanırım blogumun giriş yazısını yazmalıyım. Merhaba! Bu blog yazma ihtiyacından doğmuştur. Akıl vermeyi amaçlamaz. Ama bir hayata bile dokunsa harfler bile havalara uçar!  Burada günlük sıkıntıları,mutlulukları,hayata bakış açımı paylaşacağım. E o zaman siz de hoş geldiniz ben de!

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *